Yoksulluk ve sefalet içinde kendi mali çöküşüne kahkahalar atarken hayata gözlerini yuman Hagop Baronyan, güncelliğini her dönem koruyan oyunları ile bir yazar olarak ölümsüzlüğe kavuştu.
Yaşadığı dönemin muktedirlerini olduğu kadar kendi cemaatini de kıyasıya eleştirmiş olan Baronyan, üst düzey mizah anlayışıyla kendi has bir tarza sahip olmuştur. Hayattayken oyunlarını halka sunma fırsatı bulamamış; öldükten sonra da etnik kimliği nedeniyle şuan toplumun büyük bir bölümü tarafından tanınmama talihsizliğini yaşamıştır. Sonuçta bu talihsizlik Hagop Baronya’nın değil izleyicilerin şansızlığı oldu. Anadolu coğrafyasının saklı bırakılmış zenginliklerinin farkına varmamız için biraz daha derine inmemiz gerektiğini görmemiz açısından Baronyan’ın hikayesi ibretliktir.
Şark Dişçisi oyuna gelirsek… Engin Alkan’ın sahnede bir kez daha devleştiği bu traji-komik oyunda, dönemin işgüzar dişçisinin başından geçen ilginç olaylar anlatılıyor. Fırsatı olan herkesin bu oyunu izlemesinde fayda var…
